Türkiye’de son yıllarda fahiş kira zamları gündeme geliyor…
Bu kapsamda bakanlıklar çeşitli düzenleme ve önemlerle vatandaşın mağdur edilmesinin önüne geçmeyi hedefliyor.
Yapılan çalışmaların başında ise arabuluculuk dönemi geliyor.
Mal sahipleri ile kiracılar arasındaki anlaşmazlıkların adliyelerin en önemli iş yüklerinden biri haline geldi.
Öte yandan uzmanlar İzmir’de 2021 yılında herhangi bir sulh hukuk mahkemesinin iş yükü bin dosyayken, 2022’de bu dosya sayısının 2 bin 500, 2023 yılında ise 3 bine kadar çıktığını ifade etti.
“Zorunluluk olmadığı için bu yol çok kullanılmadı”
Düzenlemeyle ilgili kanunun nisan ayında Resmi Gazete’de yayınlandığı ifade edilerek şu ifadelere yer verildi:
Kanun 1 Eylül itibariyle yürürlüğe girecek. Mal sahipleri ve kiracılar 2013 yılından itibaren arabulucuya başvurabiliyordu. Ancak zorunluluk olmadığı için bu yol çok kullanılmadı.
İş, ticaret ve tüketici uyuşmazlıklarında arabuluculuğun dava şartı haline gelmesinin ardından kira, aidat vb. diye tanımlanan, komşu hakkından kaynaklı uyuşmazlıklar ve ortaklığın giderilmesi dediğimiz taşınır, taşınmaz mallardaki ortaklıklarla ilgili uyuşmazlıklarda arabuluculuk zorunlu oldu.
“Kiralaması gibi tüm kiralamalar bu ihtilafa giriyor”
Yalnızca ev ve iş yerlerindeki kira uyuşmazlıklarını kapsamadığını bir malın kiralanmasıyla ilgili anlaşmazlıklarda da arabuluculuğa başvurmak gereken konuda şunlar ifade edildi:
Kira denilince akla ilk olarak ev ve iş yeri kirası geliyor. Oysa bu kanun bütün kira uyuşmazlıklarını kapsıyor. Yani bir gelinlik, tarla, araba, eşya ya da makine kiralaması gibi tüm kiralamalar bu ihtilafa giriyor.
Sadece icra takibi yapıldığında arabuluculuk zorunlu değil. Bunun dışında sulh hukuk mahkemesinde görülecek bütün kira bedelinin belirlenmesi, tespiti, tahliye, kira alacağı uyarlama, fesih gibi tüm davalar arabuluculuğa giriyor.
Ara bulucu tarafsız şekilde tarafları bir masada buluşturan, aralarındaki ihtilafı ortaya koyup içerdeki niyeti çıkartan, birbirleriyle görüşmelerini ve uzlaşmalarını sağlayan bir sistemdir.
“Arabuluculuk ile 4 haftada sonuçlanıyor”
Arabuluculuğun zamandan tasarruf sağladığını söyleyen Salih Emrah Ertan, dava sürelerinin uzun olduğunu, arabuluculuk sayesinde sorunun 4 haftada çözüme kavuşturulabildiğini belirterek, şunları ifade etti:
Mahkemede açılan bir dava 6 ayda da bitebilir ama 5 yılda da bitebilir. Arabuluculuk ise 4 haftada sonuçlanıyor. Bazen mal sahibinin derdi kiranın düşük kalması oluyor. Elinde de tahliye taahhütnamesi var ve bunu kullanıyor.
Kiracı da esasında kirada bir miktar artışa razı. Ara bulucu tarafları bir araya getirip, uzlaşacakları zemini ortaya çıkartabiliyor.
Bu ihtilaflar toplumsal huzuru da etkiliyor. İnsanlar davadan sonuç alamayacağını düşünüp, şiddete başvurabiliyor. Artık arabulucu var. Gelsin otursun, anlaşsın ve orta yolu bulsunlar.